Mis Kokular Sevgili Okuyucularım, Serüvenimde Yanımda Olduğunuz için Çok Teşekkür Ederim! Bon Appetit!
RSS

28 Şubat 2011

Bir Dirhem Muzlu Puding

Son zamanlarda hayatım neredeyse hep mutfakta geçiyor. Uyuma kısmını işte bir tek orada gerçekleştiremiyorum :). Cicilerimin yanı sıra yemekte yaptığım için üstüm başım bildiğiniz buram buram yemek kokuyor. Rahatsız mıyım? Hayııııırrrrrr! Her ne kadar parmümü beğensemde mutfak kokusu gibisi yok sevgili okuyucularım. Yemek yapmaya dalmışken tatlılarımdan da mahrum kalmıyorum elbet. Sıra sıra hepsini cırt cırt yapıyorum. Mesela bugün, Beğendi üzeri Izgara Köfte yaptım. Öncesinde ise, Puding de el yapımı olmak şartıyla Vanilyalı Pandispanyalı Muzlu Puding yaptım. Hemde bir sürüüüüüüüüü.. Üzerlerini minik çikolatalarla ve kalp şeklinde şekerleme ile süsledim. Daha ılıkken bir tanesini de mideye indirdim. Ohhhhh.. Canıma değsin yahu! :)) Yaz olsaydı yanına bir top dondurma ile servis yapılabilirdi mesela. Hem hafif hemde sevilen bir cici olduğunu düşünürsek hiç de fena değil doğrusu! :) En kötü kısım ise daha bir de bunun akşam yemeği safhası var.. Hmmppfhhh...
Son zamanlarda hayat benim için biraz yorucu geçiyor sevgili okuyucularım. Oraya git bunu yap şunu dene derken savruluyor insan. Ehhh.. Bir de büyük projem devreye girmek üzere! İnanılmaz heyecanlıyım! Gün geçtikçe ve herşey görünür hal aldığı için insan daha da heyecan bombardımanına tutuluyor. Hatta bazı geceler uyuyamıyorum bile.. Yaa uff..Yine maymun oldum! Mutfağa bir gideyim bari.. Nerdeydi şu Muzlu Pudingler???? Karnımda gurrr gurrr yapıyor hani :)))
Bon Appetit!

23 Şubat 2011

Cake de Dia

Oturup ne yapsam ne yapsam diye düşünürken aklıma tamamıyla uyduruk bir reçete yapmak geldi! Harikayım değil mi? :)) Öncelikle geçen gün fırından aldığım Kedidillerini bir kenara koydum. KediDili bir çeşit bisküvidir sevgili okuyucularım. Herkes bilecek diye bir kural yok. Bilmeyenlere açıklama yapalım. Aynı zamanda Savoyer Biskuvi olarakta biliniyor kendisi. Genelde yurdum insanı eskiden anam babam usülü kek ile Tiramisu yaparken, televizyondaki programlar sayesinde KediDili konseptine alıştı diyebilirim. Geleneksel italyan tarzında olan Tiramisuda bu biskuvi kullanılıyor. Pek hoş oluyor açıkçası. :) Gelelim benim uyduruk reçetemeeeee.. KediDili kullandım fakat öyle marketlerde satılan, şimdilerde yeni çıkan, üstünde şekercikler olanı değil. Has be has KediDili! Borcamı aldım önüme ve sıra sıra dizdim yavrucakları. Ocakta da 1 lt sütü kaynattım. 2 su bardağı kadar şeker ve 3,5 kahve fincanı un koydum içine. Muhallebi kıvamına gelene kadar da pişirdim. Üstü böyle baloncuk baloncuk oluyor. Bu hale gelince ocaktan aldım ve içine bir çay kaşığı Toz Vanilya koydum. "Şekerli Vanilin" asla kullanmıyorum, haberiniz olsun sevgili okuyucularım. İçinde yok denecek kadar az vanilya var çünkü. Ya çubuk vanilya, ki her zaman tercihim bu olur ama çok pahalı, ya da toz vanilya. Vanilyayı koyduktan sonra el mikseriyle iyice karıştırdım. Mikser ses çıkartıp dönerken 3 yumurta ekledim ve bir güzel çırptım. Biraz soğuyunca Borcama sıra sıra dizdiğim KediDillerinin üstüne döktüm. Sonra, bir sıra daha KediDili koydum. Kalan muhallebiye 5 çorba kaşığı kadar Kakao koydum. İkinci sıra KediDillerinin üstüne de çikolata kıvamındaki muhallebiyi döktüm. Üstüne de bolca ama bolcaaaaaa HindistanCevizi. Ohhhhh be kardeşimmmm! Yeme de yanında yat!!! :) Buzdolabında biraz bekledi. Ben bekledim mi? Yooookkkkk! :) İyice ılınınca hemen höpürdettim. Yammyyyyy!! Sonuç mu? Offffffffff... Mutlaka denemelisiniz!! Aslında bu reçeteyi Krem Şanti ve Ertilmiş Çikolata ile de yapabilirsiniz. İnsanın canı çeker mi yaaa? Evet! Çekti!! :)
Bon Appetit!

18 Şubat 2011

Somewhere Over The Rainbow

Günler bayağı yorucu geçiyor. En kötüsü sabah erken kalkmak! Nitekim bunu bu sabah, kendimin bile çok iyi anlayacağı şekilde yaşadım. Erkenden kalktım ve yollara koyuldum. Gözlerimden akan uyku damlacıklarını herhalde tahmin ediyorsunuzdur. Arabayı bile zar zor kullandım. Kendime biraz geleyim, kahve bana iyi gelir derken, acaip bir mide bulantısı ve baş dönmesi ile birlikte tansiyonumun tavan yapmasıyla gün muhteşem başladı diyebilirim. Bu aralar hastalık üstüne hastalık yaşayan bünyem daha ne kadar hastalık kafalarını kaldıracak bilmiyorum. Piyasada dönüp dolaşan ve adı: Keçi Gribi olan ama aslında Domuz Gribine yakalandım. Üstüne uyguladığım aşırı katı rejim sayesinden Bağışıklık sistemim çöktü. 1,5 ayda 7 kilo verirsem olacağı buydu tabi! Annem, başımın etini durmadan yiyor bu yüzden! :) Hmmppfhhhh.. Neyi öğrendik? Saçmalamadan rejim yapmalıymış insan! Tek bir iyi yanı var aslında; 34 beden skinny denimlere girebiliyorum artık! :) Neye yaradı derseniz; bi halta yaramadı! Al başına belayı işte! Arada parmağımı kestiğimi veya ismini bile söyleyemediğim başka hastalığımı söylemiyorum bile. Üstüne bir de çalışmak zorunda olmak! Paha biçilmez! :) Artık kimin nazarı değiyorsa, hakkaten gözü de çıksın, burnu da çıksın hatta kulağı da! Ben kendi çapında bir şeyler yapmaya çalışan kimi zaman sarkastik ve kimi zaman ukala biriyim ama niyetim hiçbir zaman kötü olmamıştır. Bunu da çoğunuz çoktan anlamışsınızdır. En azından ben öyle sanıyorum. Burda ah ben bunu yaptım ve şunda iyiyim falan demek değil amacım. Esas noktam, ben yapabiliyorsam, siz neden yapamayasanızı size örneklerle kanıtlamaktır sevgili okuyucularım.
Döndurak bilmeyen günlerin arasında evime kendimi hunharca atıp biraz dinlendikten sonra, kollarımı sıvadım. Nasıl sıvamayayım?! Babam, fondan nerde benim kekim diye durmadan söylenmeye başladı. Yapmaz mıyımmm?! :) Koşturmacadan giremediğim mutfağıma baş ağrısıyla girdim. Şunu söylemem gerekiyor ki, acaip iyi geldi! Hem bedenime hem de kargacık burgacık ruh halime! :) Düz sade kek beni keser mi? Kesmezzzzzzz! :)) Rainbow Cake serimin devamı olarak Siyah - Pembe ve Sarı renkleri kullandım bu sefer. Fakat yavrucak pişip fırından çıktığında bir baktım ki, siyah gıda boyası kullandığım yerler Yeşil olmuş!!!! Şaka gibi değil mi?! Yanlış boya mı koydum dedim. Kontrol ettim! Cııııııık! Bildiğiniz siyah kullanmışım. Pişme süresinde nasıl bir deformasyona uğradı ve nasıl bir ruh hali geçirdiyse cicim, yeşil oluvermiş. Neyseki birbirine uyan renkler! :) Binlerce şükür! Bugün ben, kendim için bir şey yaptım. ( Babamda faydanlandı tabi :) ) Peki siz? Neden hala oturuyorsunuz orda?
Hadi bakalımmmmm.. Uflanıp puflanmayın.. Birşeyler yapmanın zamanı geldi!
Ben gökkuşağının oralarda bir yerdeyim. Hadi siz de gelin, bana katılın..
Bon Appetit'
Bu sitede yayınlanan herşey © Copyright'ı Duygu Tuğcu'ya aittir.İçerik izinsiz kullanılamaz. Blogger tarafından desteklenmektedir.